İYİ Parti İl Başkanı Bekir Özsaçmacı, iyilik hareketinin, 4 yıl önce, 25 Ekim’de, nice zorluklara, göğüs gererek kurulduğunu, yoluna çıkan engelleri aştığı gibi örülen duvarları da yıkıp geçtiğini dile getirdi. “Yapamazsınız, 2 güne dağılırsınız” diyenlere rağmen inandıklarını ve başardıklarını dile getiren Özsaçmacı, “Zengin, mutlu ve huzurlu bir Türkiye hayalimize, ortak oldunuz. Bu yolu, bizimle birlikte yürümeye, söz verdiniz.  Şükürler olsun, Yüce Allah, iyi niyetlerimizi geri çevirmedi. Bu aziz millet, bizleri sevdi, bağrına bastı. Burada bir ışık var dedi.  Burada, yanlış giden bir şeylere, ‘dur’ diyenler var dedi” şeklinde ifadede bulundu. Memleketin dört bir yanında, milletin kendilerini çağırdığını, İYİ Partililerin de milletin bu kutlu çağrısına, daha çok çalışarak karşılık vereceğini kaydeden Özsaçmacı, “Onları, asla mahcup etmeyeceğiz. Türkiye’yi, iyilikle düze çıkartacağız. Bu bizim, milletimize olan, vefa borcumuzdur. Bu bizim, milletimize olan, şeref sözümüzdür!” şeklinde ifadede bulundu. İYİ Parti’yi, Türkiye’yi yönetme iddiasıyla kurduklarını belirten Bekir Özsaçmacı, tüm hazırlıkları, tüm çalışmaları, bu iddia doğrultusunda yaptıklarını, Milletin de bu gerçeği gördüğünü ve emin adımlarla iktidara yürüdüklerini vurguladı. Özsaçmacı partisinin kuruluşunun 4. Yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklamada şunları dile getirdi: “Artık biz hazırız. Şimdi onlar düşünsün! Bizim anlayışımızda, iktidar olmak demek, sorumluluk almak demektir. Hizmet demek, refah demek, huzur demek, mutluluk demektir. O nedenle; biz geldiğimizde, bizden öncekiler gibi olamayız, olmayacağız. Kimse merak etmesin. Hazreti Ömer’in; “Dicle’nin kenarında, bir koyunu kurt aşırsa, adli ilahi benden sorar diye, çok korkuyorum” hitabına, siyaseten değil, ahlaken bağlı kalacak; Ömer’in Adaleti’ni, hep hatırımızda tutacağız. Ve söz olsun; İYİ Parti iktidarında, Ömer’in yolundan, asla ayrılmayacağız! Mahkemelerde, ısmarlama davalara izin vermeyeceğiz. Hukuk sistemini, demokrasi ve eşitlik ilkelerine uygun şekilde, yeniden ele alacağız. Fikri hür, vicdanı hür, siyasetin üstünde bir adalet sistemiyle, vatandaşlarımızın, kendilerini, her anlamda güvende hissedecekleri, adil bir Türkiye için çalışacağız. “Aksi ispatlanana kadar, herkes masumdur.” ve “suç, şahsidir”, temel ilkelerini, kirletmeyeceğiz. Kur’an-ı Kerim’de de buyurulan; ‘Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletsizliğe sevk etmesin.”, adli ilahi hitabını da, manevi dünyamızda, hep canlı tutacak; rövanş hissine kapılmayacağız. Toplumumuzun her kesiminin, her insanımızın avukatı; kendimizin ise savcısı olacağız. Önce biz, sonra ben diyeceğiz. Ve hep birlikte mutlulukla göreceğiz ki; Adaleti tesis edince, hak yerine gelince, herkes kendini güvende hissedince; her şey, düzelmeye başlayacak. Ve Türkiye iyileşecek! Bizim için ortak akıl, demokrasinin olmazsa olmazıdır. O nedenle, milletimiz yetkiyi verdiğinde; Kararları ortak akıl ile alacak, ülkemizi tek bir kişinin hükmüne sokan, Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nden kurtulacağız. İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ile, milletvekilliğini daha aktif, sahada milletimizi dinleyen ve mecliste milletimizin sorunlarına çare arayan, aynı olması gerektiği gibi, yeniden, kutlu bir görev haline getireceğiz. İYİ Parti iktidarında; Yandaş kavramını kaldıracağız. Milletin sırtından, tüm keneleri söküp atacağız. Devletin kontrolünü, kişilere değil, yasalara, kanunlara ve kurallara bağlayacağız. Yaptım ettimlerle; oldu bittilerle; hareket etmek yerine, her kararımızda, milletimize başvuracağız. “Bir kesime değil, herkese hizmet” anlayışımızı, İstisnasız tüm vatandaşlarımıza hissettireceğiz.  Yollar, köprüler, tüneller, milletimizin rahatça kullanacağı hizmetler olacak. Yani, yapılan hizmetlerin sahibi, artık müteahhitler değil, millet olacak! Özgür düşünceyi savunacağız, önünü açacak her türlü adımı atacağız. Üniversiteler, liyakatli insan yetiştiren, hür ve adil kurumlar haline gelecek. Akademisyenler, düşüncelerinden ötürü dışlanmayacak; bilimsel çalışmalarına destek sağlanacak. Bu ülkede torpil devri, önceden hazırlanan listeler ve mülakatlar, artık son bulacak. Öğretmen atamaları, liyakate uygun şekilde, hakkıyla yerine getirilecek. İYİ Parti iktidarında; Çocuklarımıza yönelik, her türlü şiddetin önüne geçeceğiz. Çocuklarımız, güzel şartlarda büyüyecek, eğitim alacak ve ülkelerine faydalı bireyler olacaklar. Eğitim sistemini, canı isteyenin kurcaladığı, bir oyuncak olmaktan çıkaracağız. Çocuklarımızın, daha sağlıklı öğrenim alacakları, rasyonel bir eğitim modelini, hayata geçireceğiz. Rüzgârgülü Projemiz ile; ilk, ortaokul ve lisedeki çocuklarımıza, sabah kahvaltısı ve öğle yemeklerini ücretsiz vereceğiz. Böylece tüm çocuklarımız, eşit beslenecek, eşit şartlarda okuyacak ve sağlıkla gelişecek. Rüzgârgülü ile, büyük bir istihdam ihtiyacı da ortaya çıkacak; çiftçiden üreticiye, nakliyeciden dağıtımcıya, herkes kazanacak. Özellikle kadınların, işgücüne katılımı da artacak. Türkiye eşitlenecek, eşitlendikçe büyüyecek! Ekonomide hayata geçireceğimiz, yapısal reformlarla, borçlu esnafımızın çilesine son vereceğiz. Çiftçimiz, hakkı olan mazotu, gübreyi, ilacı alacak; yerli tohum ile beraber, bereketli Anadolu toprağını, hakkıyla sürecek.  Türkiye, tarım ve hayvancılıkta, dünyanın, önde gelen ülkelerinden biri haline gelecek. Tarım, Turizm ve Teknoloji alanında, Türkiye’yi mutlu edecek, büyük projelerimiz var. Bunları, süratle devreye alacağız. Üretimi destekleyeceğiz. İnşaata dayalı ekonomi modelinden çıkıp, sanayisiyle, hızla kalkınan Türkiye hedefimizi, hayata geçireceğiz. İşçi kardeşlerimizin, evlerine rahatça ekmek götürebilmeleri için, fabrikalar kuracak, kurulması adına teşvikler sunacağız. Üreticiyi güçlendirecek; böylece asgari ücretle çalışan vatandaşlarımızı da, bu zenginliğe ortak edeceğiz. Emek sahiplerine, hak ettikleri, insanca yaşayacakları şartları sağlayacağız. Artagan Projemiz ile; kayıt dışı para trafiğine, israfa, ranta, çalma-çırpmaya, ÖTV zulmüne, son vereceğiz. Türkiye’nin zenginliğini, tabana yayacağız. Nakitsiz bir toplum ile, bugüne kadar örülmemiş bir zenginlik ve refaha erişeceğiz. Haksız kazançla zenginleşen varsa, ondan alacağız, milletimiz için kullanacağız. Doğalgaz, su ve elektrik faturalarını gören vatandaş korkuyor. Biz, insanımızın fatura derdini, en adil şekilde çözeceğiz. “Karadeniz’de doğalgaz rezervi bulduk.” diyenlerin, getirdikleri zamları kaldıracağız. Milletimizi, insan onuruna yakışan, müreffeh şartlara kavuşturacağız. Kiracı kan ağlıyor. Allah’ın izniyle biz, kira fiyatlarını sorun olmaktan çıkaracağız. “Bunu nasıl çözeriz?” diye kurul oluşturduk, çalışıyoruz. İnşallah hem ev sahiplerini hem de kiracıları memnun edecek, çözümler üreteceğiz. Türk Milleti, kendi memleketinde, artık ikinci sınıf vatandaş olmayacak, hakkıyla yaşayacak. Konut satışlarının, daha hakkaniyetli bir çizgiye girmesini sağlayacağız. Yabancılara konut satışını, sınırlandıracağız. Medya özgür ve adil düzende, olması gerektiği gibi; “toplum yararına” çalışan, kurumlar haline gelecek. TRT, vergisini ödeyen herkesin kanalı olacak, her kesime hizmet verecek. Dava arkadaşlarım; Dış politikada bir tutarsızlık, istikrarsızlık ve çözümsüzlük durumu, kronikleşmiş şekilde devam ediyor. İYİ Parti iktidarında; bu garip anlayışa, derhal son vereceğiz. Bizimle birlikte, rasyonel, planlı ve programlı, tutarlı ve istikrarlı bir dış politika anlayışı gelecek. Atatürk’ün koyduğu o büyük vizyona uygun şekilde, düşman değil, dost kazanan bir anlayışla adımlar atacak; Ve mevcut saat uygulaması da dâhil olmak üzere, Türkiye’yi dünyadan koparan, tüm engelleri kaldıracağız. Dünya’nın saygın Türkiye’si, Türkiye’nin İYİ Parti’si olacağız. Sığınmacı sorununu çözmeye yönelik hamleleri de gelir gelmez, süratle yapacağız. İnsani değerleri göz ardı etmeden, bu konuyu hassasiyetle ele alacağız. Sığınmacılar, vatanlarına kavuşurken, biz de ekonomik ve sosyal anlamda, rahatlamış bir Türkiye olacağız. Elbette cennet doğamızı, tarih mirasımızı ve sessiz dostlarımızı da unutmayacağız. Türkiye’mizi, hayvanlara eziyet, tarihi mirasımızı rezil, ormanlarımızı da talan eden, bu anlayışsız zihniyetten kurtaracağız. Proje gerekliyse, elbette yapılır. Ama, sırf yandaşları zengin etmek için ne orman bıraktılar ne su bıraktılar. Maden diye diye, dağları, ormanları talan ettiler. Doğamız, bizim için kutsaldır. Şart olsun ki; ormanları yakarak, yıkarak yapılan oteller için gereği neyse yapacağız. Milletin, devletin, yetimin hakkını, kimselere yedirmeyeceğiz! İYİ Partililer! Devlet malına, yetimin hakkına, emanetçi olup; Ömer’in yolunda, emin ve güvenilir siyasetçiler olmaya, söz veriyor. Bir mazlum için, bin zalime karşı durmaya, söz veriyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı yolda, gösterdiği hedefe, durmadan yürüyeceğine, söz veriyor. Cumhuriyetin, temel değerlerini, korumaya ve kollamaya söz veriyor. İnsanlarımıza, aşk ile, sevgi ile, muhabbet ile bakıp, tüm farklılıklarıyla, onlara kucak açmaya, söz veriyor. Milletimizin kutsalı, onuru, özgürlüğü ve mutluluğu yolunda, gerekirse cefa çekmeye, söz veriyor. İyilikle dirilmeye ve iyilikte diretmeye, söz veriyor. Kızıl elmaya giden, kutlu ülkümüz uğrunda, gücünüzün yettiği ufka kadar, birlikte yürümeye, söz veriyoruz. Cenab-ı Hakk’ın huzurunda söz veriyoruz! Allah bize yar olsun, milletimiz var olsun, Türkiye’miz ebed müddet olsun.”