CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, “Çalışma koşullarının iyileştirildiği, emeğin karşılığının alındığı, gelir dağılımında adaletin sağlandığı, iş cinayetlerinin son bulduğu, istihdamın arttırılıp işsizliğin çözüldüğü, üretimden ve üretenden yana bir Türkiye özlemiyle tüm emekçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum” dedi.
Hak, hukuk, adalet için 1 Mayıs’ta alanlarda olacaklarını vurgulayan Mehmet Tahtasız, şunları söyledi:
“Çalışma şartlarını ve yoğun emek sömürüsünü protesto etmek için ABD Chicago‘da 40 bin tekstil işçisinin gerçekleştirdiği eylemin kanla bastırılmasının ardından, 1 Mayıs 1886 yılında 350 bin işçinin greve çıkmasıyla insanlık tarihi açısından yeni bir dönem de başlıyordu. II. Enternasyonal, 1890‘dan başlamak üzere 1 Mayıs‘ı, "Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü" olarak kabul etti. İşçi sınıfının tarihteki en örgütlü ve kararlı mücadelesinin miladı olarak kabul edilen 1 Mayıs her yıl tüm dünyada işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak kutlanıyor. Her ne kadar ülkemizde İşçi Bayramı olarak lanse edilse de günümüz koşullarında bir bayramdan söz etmek ne yazık ki mümkün değil.
Bu ülkede ‘Gelirde Adalet, Vergide Adalet, Ülkede Adalet’ sağlanmadığı sürece bir bayramdan söz edemeyiz. İşçiler bu iktidar döneminde her yıl olduğu gibi bu yıl da ‘adalet’ için meydanlarda olacaklar. Engellenmezlerse, gaz ve cop yemezlerse haklarını aramak için seslerini meydanlardan yükseltecekler. Bizler de onların mücadelesine omuz, seslerine ses vereceğiz.
Bu ağır ekonomik koşullarda işçi kardeşlerimiz ayakta kalma mücadelesi veriyor. Türkiye 2024 yılında dünyadaki 195 ülkenin 190’ından daha yüksek enflasyona sahip bir ülke olarak tarihe geçti. Türkiye halen OECD ülkeleri ortalamasının 10 katından fazla enflasyona sahip.
Birileri zevk-i sefa içerisinde yaşam sürerken işçilerimiz kemer sıkmaktan bitap düştü. Özellikle son birkaç yılda olduğu gibi bu yıl da işçi ücretlerindeki artış doğru ölçülmeyen TÜİK enflasyonunun dahi altında kaldı. Bu iktidar döneminde temel ücret halini alan asgari ücret açlık sınırının altında kalmaya devam etti. Asgari ücret civarında ücretle çalışan milyonlarca işçi varken milyonlarca işçi asgari ücrete dahi erişemiyor. İktidar ise işçi ücretlerini düşük tutarak enflasyonu bastırmayı tercih etti. AKP döneminin en belirgin özelliği zengini daha zengin yoksulu daha yoksul yapan politikalar artarak devam etti.
İşçiler bir yandan yaşam savaşı verirken, diğer yandan alınmayan tedbirler, yapılmayan denetimler nedeniyle iş kazalarında yaşamlarını kaybetmeye devam ettiler. Sadece 2025 yılının ilk bir ayında 177 işçi iş kazalarında hayatını kaybetti.
Ülkemizdeki işsizler ordusu her geçen yıl büyüdü. İşsizlik kronikleşti. İşsiz sayısı 3 milyona dayanırken, gençler arasındaki işsizlik yüzde 15’i geçti.
Böyle bir ortamda bayramdan söz etmek mümkün mü? Birçok bayram gibi 1 Mayıs İşçi Bayramı da AKP iktidarı ile yok olup gitti. Bayramları bayram gibi yaşayacağımız günler çok yakın. Vergide, gelirde ve ülkede adaletin sağlanacağı günler çok yakın. Çalışma koşullarının iyileştirildiği, emeğin karşılığının alındığı, gelir dağılımında adaletin sağlandığı, iş cinayetlerinin son bulduğu, istihdamın arttırılıp işsizliğin çözüldüğü, üretimden ve üretenden yana bir Türkiye'yi hep birlikte inşa edeceğiz, 1 Mayıs'ları meydanlarda bayram havasında coşkuyla kutlayacağımız günler çok yakın. Yaşasın 1 Mayıs.”