Zatürrenin bakteri, virüs veya mantar kaynaklı gelişen ve akciğerlerdeki hava keseciklerinin irin veya sıvı ile dolmasına yol açan bir hastalık olduğunu ifade eden Doç. Dr. Gümüş, zatürre belirtilerinin şiddetli ve uzun süre geçmeyen öksürük, balgam, göğüs ağrısı, nefes darlığı, hırıltı, yorgunluk ve ateş olduğunu söyledi. Ayrıca nefes alıp verme ve öksürük sırasında sırt ağrısı, baş ağrısı, üşüme, titreme ve kusma gibi semptomların da zatürre kaynaklı görülebileceğini belirtti.

ZATÜRRE BULAŞICIDIR!

Mahalle Muhtarlarıyla Sağlık İstişare Toplantısı Gerçekleştirildi Mahalle Muhtarlarıyla Sağlık İstişare Toplantısı Gerçekleştirildi

Grip, soğuk algınlığı ve benzeri viral solunum yolu enfeksiyonlarının zatürreye zemin hazırladığını dile getiren Doç. Dr. Gümüş, bu tür hastalıkların öksürük ve hapşırık yoluyla kolayca bulaştığını ifade etti. Hasta kişilerin temas ettiği bardak, çatal-kaşık, mendil veya kapı kolu gibi yüzeylere dokunulması ve ellerin ağıza götürülmesiyle de bulaşma riskinin arttığını vurgulayan Gümüş, özellikle yaşlılar, hamileler ve çocuklar gibi risk grubundaki bireylerin hasta kişilerle temastan kaçınması gerektiğini söyledi.

TEDAVİ SÜRECİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Zatürre tedavisinin hastalığın türüne, hastanın genel sağlık durumuna ve enfeksiyonun şiddetine göre değiştiğini belirten Doç. Dr. Gümüş, tedavi sürecinde istirahatin büyük önem taşıdığını ifade etti.

Hastalığın iyileşmesinin ardından bile bir ay boyunca halsizlik hissedilebileceğini belirten Gümüş, antibiyotik kullanımına dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Hastaların doktora gitmeyip kendi kendine antibiyotik kullanması, hastalığı çok daha ağırlaştırır ve tehlikeyi artırır. Bu yüzden mutlaka doktora danışılmalı ve hekim kontrolünde ilaç kullanılmalıdır" dedi.

Muhabir: Haber Merkezi